Punto y aparte [Turkish translation]

Sana hayır demenin pişmanlığını sonlandırmaya

Hayat yeter mi emin değilim.

Eğer o hoşçakalı benim yüzümden dediysen

Ben de o yarayı taşıyorum.

Bir seneyi aşkın nefesimi tuttum

13 ay boyunca ne derdim diye düşündüm

Ve seni gördüysem de artık ne sesim çıkıyor

ne de içimde daha önce sahip olduğum hava var.

Ön-nakarat:

Kaybedilen zamanın suçlusu benim biliyorum

ve verdiğim söz bir şarkıyla birlikte gitti

o uçağa binerken.

Ve bugün...

Nakarat:

Seni bulmak için dönüyorum

ve seni bırakmamak için her şeyi yapacağım

çünkü seni sevmekten asla usanmadım

ve oynamadığım kartlar var.

Yeni bir paragraf,

iyi biliyorsun ki boşuna yemin etmiyorum

ve ellerini bırakmamaya yemin ediyorum

ve eğer senin içinse benimkileri ateşe atıyorum

küllerden korkma

eğer sen yanıyorsan ben de yanıyorum

seni bulmak için dönüyorum

Sana her soru işaretini açıklayabilirim

eğer bana hep baktığın gibi bakarsan

ne zaman "sonunda savaş bitti" diye düşünsem

sen kayıp bir kurşun oldun.

Ön-nakarat:

Kaybedilen zamanın suçlusu benim biliyorum

ve verdiğim söz bir şarkıyla birlikte gitti

o uçağa binerken.

Ve bugün...

Nakarat:

Seni bulmak için dönüyorum

ve seni bırakmamak için her şeyi yapacağım

çünkü seni sevmekten asla usanmadım

ve oynamadığım kartlar var.

Yeni bir paragraf,

iyi biliyorsun ki boşuna yemin etmiyorum

ve ellerini bırakmamaya yemin ediyorum

ve eğer senin içinse benimkileri ateşe atıyorum

küllerden korkma

eğer sen yanıyorsan ben de yanıyorum

Seni bulmak için dönüyorum

ve seni bırakmamak için her şeyi yapacağım

çünkü seni sevmekten asla usanmadım

ve oynamadığım kartlar var.

Yeni bir paragraf,

iyi biliyorsun ki boşuna yemin etmiyorum

ve ellerini bırakmamaya yemin ediyorum

(ellerini bırakmamaya)

ve eğer senin içinse benimkileri ateşe atıyorum

küllerden korkma

(onlardan korkma)

eğer sen yanıyorsan ben de yanıyorum