Barrowland Ballroom [Turkish translation]

Oh, dışarıdaki ışıklar güneş gibi parlak

Herhangi birinden daha parlak

Oh, kuyruktaki kızlar, evet, onlar seni bekliyorlar

Evet, şarkılarının söylenmesini bekliyorlar

Gece gündüze döndüğünde ve bütün insanlar gittiğinde

Aynı şey değil, söyle kim suçlu?

Ve soğuk Aralık gecesinde yıldızlar parladığında

O sahnede olmak isterdim

Oh, benimle Barrowland tarihine doğru bir yolculuk yapmaz mısın?

Sana bir veya iki şarkı söylerim

İnsanlar durup gözlerini dikebilir ama bebeğim benim umrumda değil

Sadece sen ve ben varız şu anda

İçki, dans ve haplar, biliyorsun ki, hepsi gittiğimiz şovun bir parçası

Belki sana anlatabilirim

İnsanlar durup gözlerini dikebilir ama bebeğim benim umrumda değil

Bu gece, sadece sen ve ben varız

Oh, hiçbir şey Barrowland'ın yüksek tavanının verdiği hissi veremez

Grup çalmaya başladığında

Bana bir içki ısmarlamaz mısın? Ona ne düşündüğümü anlatacağım

Eğer yolumdan bir çekilirse

Gece gündüze döndüğünde ve bütün insanlar gittiğinde

Aynı şey değil, söyle kim suçlu?

Ve soğuk Aralık gecesinde yıldızlar parladığında

O sahnede olmak isterdim

[Chorus]

Ve gece gündüze döndüğünde ve ışıklar söndüğünde

Hayatın ve aşkın beni es geçmesini isterdim

Ve grup şarkıyı kestiğinde, çünkü bir şeyler oluyor o zaman

şte yemin ederim ki ortamın havasında bi sihir var

Keşke o sahnede Bowie'yi çalarken görseydim

Keşke beni reşit edecek bir şeyler görseydim

[Chorus]