The Dead Can't Testify [Turkish translation]

Yağmur yağsın, yağsın toprağa,

Yağmur toprağa yağsın

Ve kuşlar ötmez, hayır onlar ses çıkarmazlar

Sen yerin altı metre altında olduğunda

Eh, beni kovdular klisede hiç şarkı söylemediğim

Haberi etrafa yayılınca

Ve kasabanın karar vermesi bir gece sürdü

Lanet etkisi altında olduğuma.

Yağmur yağsın, yağsın toprağa.

Ve kuşlar ötmez, hayır onlar ses çıkarmazlar.

Ben de gökyüzüne bakarım, söyle bana neden, söyle bana neden,

(Neden) onlar yaşamalı da ben ölmeliyim?

Ve beni şehir merkezine götürdüler,

Dirgenlerini havaya kaldırarak.

Zincirlenmiştim ve gözlerim bağlanmıştı

O yüzden yargıç boş bakışlarımı yakalayamadı

Ve ruhumu darağacında astılar

Fakat cadıyı hiç bulamadılar.

Şu toplum kurallarına uymayan kişilere (söylüyorum),

Yüzmeyi öğrenin yoksa boğulursunuz.

Yağmur yağsın, yağsın toprağa.

Ve kuşlar ötmez, hayır onlar ses çıkarmazlar.

Ben de gökyüzüne bakarım, söyle bana neden, söyle bana neden,

(Neden) onlar yaşamalı da ben ölmeliyim?

Ve melekler şarkı söylüyor: parlasın, parlasın,

Gözlerimden yaşları kuruluyorlar.

Ve kör körü yönettiğinde çanlar çalacak,

Çünkü ölüler şahitlik edemez.

Ve ben göz için göz alamayacağım için

Ahirette sen ölene dek yakanı bırakmayacağım!

Ve yağmur yere yağıyor, yağsın toprağa

(Bırak gözyaşları toprağa çarpsın!)

Ve kuşlar şarkı söylemiyor, hayır onlar ses çıkarmıyor

(Sen yerin altı metre altında olduğunda!)

Bundan dolayı gökyüzüne bakarım, neden söyle bana, neden söyle bana,

Onlar yaşamalı, ama ben ölmeli miyim?

Ve melekler şarkı söylüyor: parlasın, parlasın,

Gözlerimden yaşları kuruluyorlar.

Ve kör körü yönettiğinde çanlar çalacak,

Çünkü ölüler şahitlik edemez.

Ve ben göz için göz alamayacağım için

Ahirette sen ölene dek yakanı bırakmayacağım!

Ve melekler şarkı söylüyor: parlasın, parlasın,

Gözlerimden yaşları kuruluyorlar.

Ve kör körü yönettiğinde çanlar çalacak,

Çünkü ölüler şahitlik edemez.

Ve ben göz için göz alamayacağım için

Ahirette sen ölene dek yakanı bırakmayacağım!