It's Torn [Turkish translation]

Pencerelerde görüyorum seni

Kocaman açılmış olan

Ötesinde hiçbir şey yok

Ve içinde de hiç kimse

Sandallarını vuruyorsun

Ve saçını dağıtıyorsun

Omuzlarındaki tuz

Havadaki kıvılcım gibi

Bileklerinde toz var

Ayağında ise kum

Nehir çok sığ

Okyanus çok derin

Acında ağlıyorsun

En tatlı geçiştirme

Neden bizi terk ettin?

Neden terk ettin?

Sandallarını vuruyorsun

Ve saçını dağıtıyorsun

Dans ettiğin yer yırtılmış

Her yer yırtılmış

Sağ taraf yırtılmış

Ve sol taf yırtılmış

Ortası yırtılmış

Ki çok azı kabul edebilir

Güzelliğin olduğu yer yırtılmış

Ölümün olduğu yer yırtılmış

Merhametin olduğu yer yırtılmış

En yüksek yer yırtılmış

Krallıktan taca

Mesajlar uçuyor

ama iletişim kopmuş

Omuzundan yaralanmış

ve bileği kesilmiş

Deniz evine koşuyor

Sisin radansasına

Karşıtlar düşüyor

Spiraller geri dönüyor

Ve Eve tekrar girmeli

Doğumunun uykusuna

Ve sistem boyunca

Dünyalar çekiliyor

Her sahipten

Zihnin dayalı olduğu

Ve şimdi ona söylediğin için

Ve şimdi bittiği için

İsmin numarası yok

Biri bile

Gel, parçaları birleştir

Hepsi dağılmış ve kaybolmuş

Kutsal olanın içindeki yalan

Olmayanın içindeki ışık

Hikayeler yazıldı

Mektuplar mühürlendi

Bana bir zambak verdin

Ama şimdi o bir tarla

Sandallarını vuruyorsun

Ve saçını dağıtıyorsun

Dans ettiğin yer yırtılmış

Her yer yırtılmış