Grace [Turkish translation]

Bunun doğru olmadığını seninle tanıştığım andan itibaren biliyordum.

Ama seni terk edemedim,çünkü bana çok güzel davranmıştın.

Sende hiçbir sorun yoktu

Doğrusu sen çok iyi bir adamsın.

Ama bunun doğru olmadığını seninle tanıştığım andan itibaren biliyordum.

Ve paran ve arabaların vardı,bir yıldız gibi görünüyordun.

Beni çok iyi sevdin,ağlayabilirim.

Bana güller ve yüzükler,bir sürü güzel şey aldın.

Ama bana asla yalan söylememeyi öğrettiler.

Yüzündeki o bakışı görmekten nefret ediyorum.

Keşke kalmak isteyebilseydim.

Ama bizim kalplerimiz aynı yerde yaşamıyor.

Bu yüzden kalbini nasıl nezaketle kırabileceğimi söyle

(Bu yüzden kalbini nasıl nezaketle kırabileceğimi söyle)

İyi olacağını seni terk ettiğim andan itibaren biliyordum.

Zamanını boşa harcamayacak bir sevgili bulacaksın.

Ama ne zaman bana baksan,vücudum "bir gece daha"diyor.

Yemin ederim ki seninle yaşayamam,

Ama sadece elveda demeye geldim.

Ve paran ve arabaların vardı,bir yıldız gibi görünüyordun.

Beni çok iyi sevdin,ağlayabilirim.

Bana güller ve yüzükler,bir sürü güzel şey aldın.

Ama bana asla yalan söylememeyi öğrettiler.

Yüzündeki o bakışı görmekten nefret ediyorum.

Keşke kalmak isteyebilseydim.

Ama bizim kalplerimiz aynı yerde yaşamıyor.

Bu yüzden kalbini nasıl nezaketle kırabileceğimi söyle

Yüzündeki o bakışı görmekten nefret ediyorum.

Keşke kalmak isteyebilseydim.

Ama bizim kalplerimiz aynı yerde yaşamıyor.

Bu yüzden kalbini nasıl nezaketle kırabileceğimi söyle

(Bu yüzden kalbini nasıl nezaketle kırabileceğimi söyle)